İŞYERİ TEMSİLCİLERİ İLE 2.DÖNEM İSTİŞARE TOPLANTISI

Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Mahir Barışan, onursal başkan Bayram Güler, İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Muş Temsilcisi Hasan Konuşuk, Eğitim-Bir-Sen eski başkanlarından Hayrettin Çetin ile yönetim kurulu üyeleri ve okul temsilcileri katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Şube Başkanı Mahir Barışan, Türkiye'nin en büyük teşkilatı olarak 1992 yılında çıktıkları yolda, şimdiye kadar kendilerine dayatılanları kabul etmediklerini söyledi. Kendilerine, sosyal, ekonomik, siyasi ve kültürel alanda dayatılan ve en iyisi diye yutturulmaya çalışılan hiçbir sistemi kabul etmediklerini belirterek yola revan olduklarını hatırlatan Başkan Barışan, "Yedi güzel adamdan birisi olan Erdem Beyazıt şunu der 'Daha iyisi var her zaman/ Sınırı yok mükemmele varmanın/ Zaman ne getirir bilinmez ama/Daha iyi olmalıyız yarın', bizde 2017 Mayıs Mutabakatında 3 bin 71 üye hedefimizi yakalamıştık. Bu yıl giden 653 üyemizin yerine yenilerini saflarımıza kattığımız gibi 4 bin 71 üye hedefimize emin adımlarla sizin sayenizde, sizlerle beraber daha iyisini yakalamak için koşmaya devam edeceğiz" dedi.

"Bundan 26. Yıl önce çağın soylusu 'ona binlerce selam olsun' çağı kurtarmanın eylemidir, çağ dışı kalan ilgimiz bizim' diyerek ve yine 'umut bir tohumsa kefen zarında gün olur fışkırır bir orman olur 'diyerek bu günü bu anı tarif etmişti" diyen Barışan sözlerini şöyle sürdürdü, "Gerçekten iyiliği önceleyen 'ortak iyiliği ' yakalamaya çalışan Hilfulfudul örnekliğindeki bu teşkilat şu anda Türkiye'de 500 bine doğru yol alırken Muş 'ta da 4 bin 71 hedefine emin adımlarla yürüyor. Sendikalı demek demokraside bana dayatılanı kabul etmiyorum demektir. Bundan 200 yıl önce emperyal ve Siyonist güçler bize, kendilerine reva görmedikleri sistemleri biz değerlerimizden ve medeniyet havzamızdan uzaklaşalım diye dayatarak bizi birbirimize düşürerek geri kalmamıza ve gönül coğrafyamızla bağlarımızı kopartmaya çalıştılar ve maalesef aynı entrika, aynı politika bugün farklı bir şekilde, farklı bir senaryo ile değişik adlar altında cereyan etmeye devam ediyor. Onun için uyanık olmalıyız. Madem oyunun kurallarını onlar belirlemiş, o halde biz de medeniyet tasavvurumuzla, yüz yılları kuşatan köklü geleneğimizle, onların kurdukları bu tuzakları Müslüman ferasetiyle bozacağız. Onun için bu teşkilat büyüdükçe birilerinin uykuları kaçıyor. Çünkü biz insanlığa kötülük aşılayan bütün sistemleri bir, bir deşifre ediyor ve paradigma değişikliğini gerçekleştiriyoruz."

Sendikacılığın önemine vurgu yapan Barışan, "Konuşmamın başında belirttiğim gibi, evet sendikalı demek bana dayatılanı kabul etmiyorum demektir. Kamu işvereni bize kendisini bağlamayan ve etkilemeyen yönetmelik ve mevzuatı dayattığında çalışma hayatımıza sınırlama getirdiğinde kendilerine şunları söyledik, bu uygulamalar sizce çok makul ve yerinde olabilir. Ama şu bilinmeli ki bu uygulamalar bizi mutsuz eden uygulamalardır. İşte biz, sizin cam fanus içerisinde, fildişi kulede hazırladığınız, 'biz yaptık oldu en iyisi budur' dediğiniz, emeği değersizleştiren, moral motivasyonumuzu sıfırlayan, vicdanımızı yaralayan bu uygulamaları kabul etmiyoruz demektir. Biz kendimizi iyi yetiştirmeliyiz, sendikamızın sitesini her gün ziyaret etmeliyiz, genel merkezimizce çıkartılan broşür, dergi bülten ve afişleri an be an takip edip kazanımlarımızdan haberdar olup yeterli bilgiyle donanıp muhatabımızı saflarımıza katmak için ikna edici bir dil kullanmalıyız. Bulunduğumuz mevki ve makamları birilerine zülüm etmek, ihtiras ve egolarımızı tatmin etmek amacıyla kullanmamalı bilakis esenlik ve fetih eksenli olarak kullanmalıyız. Çok çalışmalıyız, bulunduğumuz yerlerde en iyisi olmalıyız çünkü biz hayatın her alanında Müslüman'ca davranmalıyız. Müslüman da tembel olamayacağına göre o halde çalışkan olmaktan başka seçeneğimiz yok. Muhatabımızı en güzel öğütle çağırıp onlarla en güzel şekilde konuşacağız ki saflarımıza katalım. Bir aile olduğumuzu, olacağımızı en güzel şekilde ifade edelim. Şimdi hepinizden şu sözü almak istiyorum her bir temsilcimiz bir üye getirerek hedefimizi yakalamaya katkı sunacak" ifadelerini kullandı.

Eğitim-Bir-Sen'in sadece ücret ve özlük eksenli mücadele eden bir sendika olmadığının altını çizen Barışan, "Bizim aynı zamanda sosyal sorumluluklarımızda var bunlardan bir tanesi İHH ile beraber yürüttüğümüz 'Her sınıfın bir yetim kardeşi var' projesi. Gerçekten bu projeye önem veriyoruz. Şu anda İHH ile beraber ülke genelinde 10 bin, dünya genelinde 90 bin yetime bakıyoruz. Muş  olarak baktığımız 19 yetimimiz var. bu sayı çok düşük bunu artırmalıyız" diye konuştu.
Başkan Barışan'ın konuşmasının ardından İHH İnsani Yardım Vakfı Muş Temsilcisi Hasan Konuşuk da, 'Her sınıfın Yetim Kardeşi Var 'projesi hakkında temsilcileri bilgilendirdi.
Toplantı bazı okul temsilcilerinin görüş ve düşüncelerini belirtikten sonra sona erdi.