Yazılı bir açıklama yapan Şube Başkanımız Mahir Barışan, Toplum Yararına Çalışma Programı kapsamında Muş'a verilen 700 temizlik personelinin ihtiyacı karşılamaktan uzak olduğunu kaydetti. Muş'u birçok noktada yatırımlarla buluşturan, kentin çehresini değiştiren yetkililerin, bu konuda duyarlılık gösterip sayıyı attırmak için gerekli çabayı sarf edeceklerine olan inancının tam olduğunu dile getiren Barışan, "Mili Eğitim Müdürlüğü bünyesinde bulunan okullarda istihdam edilmek üzere İş-Kur üzerinden TYÇP kapsamında 900'e yakın personel verildiği duyumunu almış bulunmaktayız. Bunun 700'ü temizlik 200'e yakını ise güvenlik görevlisi olarak istihdam edilecek. İlimizde birleştirilmiş sınıflı okullarımızı da hesaba katarsak 700'den fazla okulumuz mevcuttur. Öyle okullarımız var ki derslik sayısı 30'a yakın. Bu tür okullara 6-8 arasında temizlik personeli verilmeli ki temizlik durumu istenilene yakın seviyede olabilsin ama maalesef verilen 700'e yakın temizlik personelinin, bu ihtiyacı karşılamaktan uzak olduğunu söyleyebilirim. Çünkü her okulumuza bir personel düşmektedir" dedi.
Okullarda idareci ve öğretmenlerin palyatif çözüm bulmaya çalıştığını ve bunun da şikayet konusu olduğunu hatırlatan Barışan açıklamasını şöyle sürdürdü, "Milli Eğitim Müdürlüğü okullardaki personel sayısını net bir şekilde ortaya çıkartarak İş-Kur üzerinden kendi bünyesine verilen personeli yerleştirmeli, aklıselim davranarak nepotizmden kaynaklı yığılmaları engellemeli. Köy okullarımızın çoğunda kadrolu personel yok, çok azı bu şansa sahip. İdareci ve öğretmenlerimizin çoğu kendi imkanlarıyla personel tutmaktadır. Bazen bu palyatif çözüm şikayet konusu edilmektedir. Okulun temizlik sorununu gidermek için rutin dışına çıkan idarecilerimiz soruşturmalara maruz kalmakta ve idarecilik vasfı üzerlerinden alınmaktadır."
Her okula öğrenci sayısına göre ödenek ayrılması gerektiğini savunan Barışan şunları kaydetti, "Okul temiz olmadığında, eğitim öğretime hazır olmadığında 'Okul, müdürü kadardır' söylemiyle etiketlenen idareci rutin dışına çıktığında 'vay sen misin bunu yapan? Neden bizden istemedin?' sorularına muhatap olup tecahül-i arif sanatında mahir olan idarecilerimizce baskılanmaktalar. Oysa öteden beri savunduğumuz, her okula öğrenci başı ödenek verilmeli talebimizin yerine getirilmesi halinde bu sorun çok kolay bir şekilde çözümlenebilir. Muhtarlarımız inisiyatif alıp duyarlılık gösterirlerse, bu sorunu pek ala imece usulüyle çözebilirler.
Bu pandemi sürecinde hükümetimizin kurum ve kuruluşlarda hijyenik bir ortam oluşturmak için her türlü çabayı, gayreti gösterdiğini biliyoruz. Bu konudaki hassasiyetlerini takdir ediyoruz. Ancak ilimizde 118 bine yakın öğrencimiz ve 7 bine yakın eğitim çalışanımız varken (velileri hesaba katmıyorum) öğrenci sayısı 2 bini bulan okullarımızın varlığı herkesçe bilinirken, TYÇP kapsamında ilimize verilen personel sayısının yetersizliği net bir şekilde ortaya çıkacaktır. İlimizdeki işsizliği hesaba kattığımızda bize verilmesi gereken personel sayısının en az 3 bin civarında olması gerekir.
İlimizi güzel yatırımlarla buluşturan, çehresini değiştiren yetkililerimizin ilimizin istihdamına katkı sunacak bu istatistiki verileri göz önünde bulundurarak bir an evvel bu sayının istenilen düzeyde olması için gerekli çalışmaları yapacaklarına olan inancımız tamdır. Okulların açılmasından önce ilimize, okullarda istihdam edilmek için verilen tüm personelin işlemlerinin bu tarihten önce bitirilmiş olması ve kimin hangi okulda çalışacağının belli olması gerekir ki temizlik ve hijyen kaygısı bir nebze de giderilmiş olsun. Bu konuda duyarlılık gösterip emek veren çaba gösteren herkese şimdiden teşekkür ediyorum."